SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİNE İHTİYAÇ VAR
15 Temmuz 2016 darbe kalkışmasının ardından alınan tedbirlerle Türkiye normal seyrine döndürülmeye çalışılıyor. Ancak çok net bir durum artık gözardı edilemiyor: Sistem değişikliğine ihtiyaç var. Elbette işler hemen bugünden yarına çözülmez. Zira geldiğimiz bu nokta sonuçtur.
Demek oluyor ki yapısal sorunlar artarak bu günkü sonuca gelmiştir. Alınan tedbirlerle yakın bir gelecekte darbe ihtimali görülmüyor ama yapısal reformlar yapılmazsa bu ihtimal hep ortada durur.
Kuvvet komutanlıklarının Milli Savunma Bakanına bağlanması çok önemli bir adımdır. Jandarmanın, İç İşleri Bakanlığına bağlanması da güçlerin temerküzünü önlemesi açısından önemlidir.
Şimdi ekonomik alanda önemli bir adım atılıyor: “Türkiye Varlık Fonu” veya “Varlık Fonu” kurulması için düğmeye basıldı. Bu tür fonların önemine Turgut Özal yönetiminde şahit olmuştuk. Atatürk Barajı ve benzeri büyük yatırımlar böyle bir anlayışın sonucunda kolayca ve yerli elemanlarca yapılabilmişti. Yeniden hedef; “devlete ait çeşitli fon ve gelirlerin belirli bir yüzdesi alınarak ilgili varlık fonunun kaynaklarının oluşturulması planlanıyor. Zaman içerisinde kendi kaynaklarını yaratan bir yapıya sahip olması öngörülen fonun Türkiye’de mega yatırımların finansmanını sağlamanın yanı sıra bankacılık sisteminin finans sektöründeki hakim rolünü de azaltması bekleniyor. Fonun ayrıca finansal stres ortamında piyasalarda stabilize edici bir görev üstlenmesi de öngörülüyor.
Fonun kurulmasıyla amaçlanan diğer hedefler arasında sermaye piyasalarının büyüme ve derinleşmesinin hızlandırılması, İslami finansman varlıklarının kullanımının yaygınlaştırılması, ek istihdam sağlanması amaçlanmaktadır. Savunma, havacılık ve yazılım gibi teknoloji yoğun stratejik sektörlerdeki yerli şirketlerin sermaye ve proje bazında desteklenmesi ile küresel oyuncu olmalarının sağlanması var. Otoyollar, Kanal İstanbul, üçüncü köprü ve havalimanı, nükleer santral gibi altyapı projelerine kamu kesimi borcu arttırılmadan finansman sağlanması önemlidir. Arz güvenliğini sağlamak üzere Türkiye için önem taşıyan doğal gaz ve petrol gibi yurt dışındaki stratejik sektörlere yasal ve bürokratik kısıtlamalara bağlı olmadan doğrudan yatırım yapılabilmesi” yer alıyor.
Söz konusu tasarı vergi, enerji, kamulaştırma ve yatırımların teşviki gibi öneml alanlarda düzenlemeler yapılmasını kolaylaştıracaktır. Türkiye Varlık Fonu kurulması ile G20 ülkeleri arasında ulusal bir varlık fonu olmayan tek ülke olan Türkiye’nin bu alandaki eksikliğinin giderilmesini amaçlıyor.
Gayrı Menkul Sertifikası ile insanlara hem para biriktirme, hem helal getiri sağlama, hem de inşaat sektörüne aktvite getirilmesi hedefleniyor.
Her işin olumlu yanları da, olumsuz yanları da olabilir. Artık olumlu düşünme moduna geçelim lütfen.
NEVZAT ÜLGER