SAYIN BELEDİYE BAŞKANINA
Bu şehrin merkezinde ve ilçelerinde kültür, sanat, düşünce ve şehircilik anlamında çokça eser var. Bu eseler de bu şehrin kimliğini oluşturuyor. Türkler 1040’tan beri Anadolu topraklarındalar ve bizim Anadolu tarihimiz tam bin yıllıktır. Zaten bizden önce bu topraklarda yaşayan insanların da, bırakın Anadolu’daki sayılarını, dünyadaki sayıları da oldukça azalmış durumda. Ermenilerin ve Rumların dünyadaki sayısı birkaç milyonu geçmiyor. Yani öyle çatlak sesleri çıkaranlar esas itibariyle para karşılığı Batı’nın yanaşmalığına hevesli “Vekalet Düşkünleri”dir. Her neyse bu ayrı bir konu. Biz meramımıza devam edelim. Şehrimizde yazılıp çizilecek, üzerinde konuşulacak ve tanıtılacak çok eser var.
Selçuklu dönemine ait; Cami, medrese, darüş’şifa, köprü, hamam, saray, çeşme var mı, var.
Osmanlı dönemine ait; Cami, medrese, köprü, hamam, çeşme, tekke ve zaviye yapıları, imarethaneler var mı, var.
Önemli bir tarihi geçmişi var mı, var. Coğrafik yapısı kayda değer mi, değer.
Şiir ve şair yönüyle kayda değer bir ilimizdir Elazığ. Kanbalakzade’den Hacı Hayri’ye, Hoğulu Rahmiden Niyazi Yıldırım’a, Şeref Tan’dan günümüzde yaşayan şairlerine kadar bir hayli kayda değer şairi ve bu şairlere ait kitaplar var.
Düşünce kitaplarımız ve düşünce kitapları yazan bir hayli yazarımız var.
Harput evleri üzerine kitaplar yazıldı. (Mithat Coşkun’un iki önemli çalışması var.) Yeniden yapılması gerekir mi, gerekir.
Yemek kültürümüze ait dökümanlar yakın zamanda çıkarılmaya başladı ve bir hayli yemek çeşidimiz ve bu konuya ait kitap sayıları arttı.
Şehrimize ait ilmi şahsiyetler, zaman zaman ülkemizi, zaman zaman da bütün İslam dünyasını etkiledi. Abdullatif Harputi, Süleyman Ateş, Mehmet Aydın bunlardan bazılarıdır.
Tasavvufi şahsiyetlerimiz var. Birçok konuda örnek gösterilen İmam Efendi gibi.
Yöneticilerimiz var. Yakup Şevki Paşa gibi.
Türkiye’de iz bırakan çokça siyasilerimiz var. Bunlar aynı zamanda Türkiye’nin önemli yatırımlarında imzası olan şahsiyetlerdir.
Folklör sahamız oldukça zengindir. Bizimle boy ölçüşecek il sayısı sayılıdır.
Mahallelerimizin ve mahallelerimizdeki bazı yapıların önemli hikayeleri var. Bunlar muhakkak yazılmalıdır.
Şimdilerde tezhip ve süsleme alanında çalışma yapan usta ve sanatkarlarımızın önemli çalışmalarına şahit oluyoruz. Teşvik etmek gerekir.
Son yüzyılda yapılan barajlarımızın, fabrikalarımızın, bina ve kasırlarımızın hikaye ve ateşin heyecanları var. Söz uçar, yazı kalır.
Masal ve hikaye yönüyle Elazığ önemli bir dökümana sahiptir. Bir masal şatosunda çocuklarımız çok eğlenceli zaman geçirirken, ufukları açılır, ifadeleri zenginleşir. Çocuklarımızdaki kelime sayısını mutlaka artırmamız gerekir.
Yani düşündüm de, belediyemizin yapacağı yazılı bir faaliyete ne de çok malzeme ve ne de çok ihtiyaç var. Elazığ’dan ülkeye kültür, sanat, düşünce ve şehircilik adıyla bir yayın cidden hem bir ihtiyaçtır, hem de yapılması gereken bir aksiyondur.
Sayın belediye başkanı bu yazılanlara ulaşabiliyor mu acaba?
NEVZAT ÜLGER